Cumhurbaşkanı Erdoğan, yaptığı konuşmada, 19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı’nda gençlerle bir araya gelmekten duyduğu memnuniyeti dile getirdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugün çeşitli spor dallarında başarılara imza atan milli sporcular ve bilim, sanat, sivil toplum ve teknoloji alanlarında önemli katkılarda bulunan Türk gençliğinin temsilcileriyle bir arada olduklarını belirterek, gençleri başarılarından dolayı tebrik etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, gençlere sonsuz başarılar dileyerek, ülkeye mutluluk getiren gençlere, onları yetiştiren annelere, babalara ve eğitimcilere şükranlarını sundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, yarının yaratıcıları, geleceğin teminatları ve Türk yüzyılının efendileri olan tüm gençlerle gurur duyuyor. Gençlere, “Sizler Türkiye’nin gururusunuz. Sizler milletimizin güven kaynağısınız. Her biriniz bu toprakların gurur kaynağı ve geleceğimizin temel taşısınız.” dedi. Rabbim yolunuzu da bahtınızı da zihninizi de açık eylesin” diye seslendi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, tarihin şan ve şerefle yazıldığını, basiret ve hikmetle süslendiğini, en nihayetinde şefkat ve merhametle şekillendiğini ancak tarihin aynı zamanda zorluklarla da dolu olduğunu söyledi. Malazgirt Cephesi’nden İstanbul’un fethine, Çanakkale Sırtı’ndan Kurtuluş Savaşı’na, Kıbrıs Barış Harekâtı’ndan 15 Temmuz’a kadar zafer ve rönesans destanının her defasında yeniden yazıldığını vurguladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu destanlar içerisinde en büyük payın, hiç şüphesiz milletin çekirdeğinde yetişen gençlerden oluştuğunu, 19 Mayıs 1919’un da bunun en güzel örneklerinden biri olduğunu vurguladı.
Milli yüzücü Kuzey Tonceli de Cumhurbaşkanı Erdoğan’a verdiği destekten dolayı teşekkür ederek, “Çocukluğunuza geri dönme şansınız olsaydı hangi olimpiyat etkinliğine katılmak isterdiniz? Eğer olsaydınız hangisi olurdu?” diye sordu. Soruyu sordu. Cumhurbaşkanı Erdoğan da, “Kuzey, tabii ki başardın. 1.500 metre yüzdün. Ben nasıl 1.500 metre yüzebilirim?” dedi. diye cevap verdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Tonceli ile bir süre sohbet ederek, şampiyonada madalya üstüne madalya kazanmasını beklediğini söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Tam 106 yıl önce köleliğin zincirlerini birer birer kırdık, emperyalist güçleri yendik ve bu topraklara İslam damgasını yeniden vurduk. Bugün, dünyanın gıpta ettiği bir zafere doğru ilk adımı attık.” dedi. “19 Mayıs 1919’da Samsun’da yakılan istiklal ateşi, çok kısa bir sürede Anadolu’nun her köşesine dalga dalga yayıldı. Sonunda milletimizin ve sizin gibi genç nesillerin fedakarlıklarıyla şanlı bir zafere ulaştık. Şanlı bir geçmişten aydınlık bir geleceğe doğru asırlardır sürdürdüğümüz yolculuğumuz bugün de aynı kararlılıkla devam ediyor. Spordan savunmaya, diplomasiden güvenliğe, bilimden teknolojiye, enerjiden eğitime kadar her alanda başarı üstüne başarıya ulaştık.” Bunu bilmeni istiyorum. “Türk Yüzyılı” hedefimize ulaşmadan bu yolculuk asla bitmeyecektir. Terörsüz bir Türkiye’nin kavşağına yeniden dönerek, inşallah Türk yüzyılının boyutlarına çok daha hızlı ulaşacağız. “En büyük eserimiz, terörün her türlü izinden uzak, güvenli, huzurlu, müreffeh bir yer olan Türkiye’yi sizlere emanet etmektir.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, hayasızca saldırıları engelleyerek, şanlı hilalin şafak vakti gibi gökyüzünde süzülmesi için istiklal ve istikbal için göğüslerini dik tutan tüm şehitlere derin taziyelerini ileterek, savaşçı toprakların binlerce kilometrelik kalbine canlarını ve kanlarını veren tüm gazileri minnet ve saygıyla andığını belirtti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere, Kurtuluş Savaşı’na katılmış tüm kahraman askerlere en derin saygılarını sunarak, tüm gençlerin 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nı tebrik etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının ardından gençlerin sorularını yanıtladı.
Mardinli genç Seitan, Mardinli gençler olarak uzun yıllardır terörün kol gezdiği bu güzel coğrafyada huzurun tekrar sağlandığını görmekten büyük mutluluk duyduklarını söyledi.
Genç adam, kardeşliğin, barışın ve güvenin yeniden tesis edildiği bir topraklarda büyümenin, geleceğe umutla bakmanın kendileri için çok değerli olduğunu vurguladı. “Sayenizde artık silah sesleri değil, çocuk kahkahaları duyuyoruz. Bölgede terörizm yaygındı. Benim zamanımda etkileri hala devam ediyordu. Ama sizin sayenizde terörizmden bahsedilmeyecek artık. Sizin kararlı duruşunuz sayesinde belki de çocuklarımız ve torunlarımız terörizmi hatırlamayacak bile. Sayın Cumhurbaşkanım, bu yolda terörden uzak bir Türkiye inşa etmek için gösterdiğiniz çaba ve kararlılıktan dolayı size içtenlikle teşekkür ediyor ve teşekkür ediyorum” dedi.
“Bundan sonra ne olacak?” sorusuna ise Cumhurbaşkanı Erdoğan, ilk gördüğü şeyin meydandaki Halle dansı olduğunu ve yaylanın hareketlenmeye başladığını söyledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Artık tüm çoban kardeşlerim hayvanlarıyla, koyun ve keçileriyle rahatça yaylaya çıkabiliyor. Oradaki meralar hep bir ağızdan, Allah’ın izniyle, ‘Bu koyun ve keçiler artık benim’ diyecek ve biz onlarla gurur duyuyoruz. Şu anda görüştüğüm tüm çoban kardeşler mutlu ve sakin. İnşallah mezun olur olmaz yaylaya çıkabilecek, büyük küçük kurbanlık hayvanlarınızı yetiştirebilecek, anne babanıza yardım edebileceksiniz. Elbette bu yıl Kurban Bayramı’nı kutlamak için bu yeterli olmayacak ama Allah’ın izniyle bir sonraki Kurban Bayramı’na hazır olacaklar. Dolayısıyla vatandaşlarım ‘Artık ülkemde özgürce yaşayabiliyorum’ dediğinde biz de görevimizi yerine getirmiş oluyoruz.” dedi.
Modern Pentatlon Olimpiyatçısı İlker Özyüksel Mihrioğlu, “Sayın Cumhurbaşkanım, Olimpiyatları ve tüm sporcuları yakından takip ettiğinizi ve onlara çok ilgi duyduğunuzu biliyoruz. Olimpiyatlar sırasında hangi sporu yakından takip ediyorsunuz ve izlemekten keyif alıyorsunuz?” diye sordu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Biz sizin branşınızı takip etmiyoruz diyebilir miyiz? Biliyorsunuz çok sorunlu. Vurursa yere serer. Şimdi Osman Bey, bakan olarak ‘Modern Pentatlon’ dedi. Ama belki buradaki genç arkadaşlarımın hepsi bunu bir dereceye kadar takip ediyordur, belki de takip edemiyordur. Ama bunu ifade edip açıklarsanız daha iyi olur.”
Mihelioğlu, Modern Pentatlonun koşu, yüzme, atıcılık, eskrim ve engelli parkur olmak üzere beş ayrı branşta yarışılan ve yalnızca bir madalya verilen olimpik bir spor dalı olduğunu söyledi. “Temmuz ayında Dünya Kupası finalimiz var. Temmuz sonunda Avrupa Şampiyonası ve Ağustos sonunda Litvanya’da Dünya Şampiyonası var” dedi.
Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi İngilizce Finans son sınıf öğrencisi Hassel Karakaş, önümüzdeki hafta üniversiteden başörtülü olarak mezun olacağını söyledi. “Bize başörtülü doktorlar, savcılar, hakimler, bakan yardımcıları, diplomatlar getirdiniz” dedi. “Mücadeleniz yolumuzu aydınlattı ve bunun için ilkelerimize sadık kalıyor ve daha çok çalışıyoruz. Çok teşekkür ederim.”
Karakaş şunları söyledi: “Türkiye şu anda Filistin soykırımı ve Rusya-Ukrayna krizinde çok önemli bir barışı koruma rolü oynuyor. Aslında şu anda umudun elini tutuyorsunuz ve dünyadaki ülkeler sizin ayak izlerinizi takip ediyor. Küresel diplomasi ve küresel barışa dahil olan bir ülke olarak, yol haritamız nasıl görünecek? Gençlerimizin bu yol haritasını daha iyi nasıl yorumlamalarını öneriyorsunuz?” Cumhurbaşkanı Erdoğan, kendisine bu soru yöneltildiğinde, “Diplomat gibi konuşuyorsunuz” yanıtını verdi.
Karakaş, “Örneğinin peşinden gittiğini” belirterek, Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Özellikle bu üniversitelerin uluslararası ilişkiler diplomatları ve dış ilişkiler öğrencileri yetiştirdiğini gördüğümüzde, bu geleceğe olan güvenimizi daha da güçlendiriyor. İnşallah bu işe şimdi başkent Ankara’da başladınız ve devam ettireceksiniz.” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan da, “İyi takip edin, yakından takip edin. Sizi tebrik ediyorum.” dedi.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde düzenlenen TEKNOFEST 2025 yarışmasında “Sosyal İnovasyon” kategorisinde “En İyi Ticarileşme Potansiyeli” ödülünü aldıklarını hatırlatan Genç Tuncer Baha Sezerer, TEKNOFEST’in gençlerin ufkunu genişlettiğini ve ulusal bilim ve teknoloji hamleleriyle ufuklarını genişlettiğini söyledi.
Cezerel, gençler olarak TEKNOFEST gibi yarışmalar ve milli teknoloji sayesinde Türkiye’nin güçlenmesinden gurur duyduklarını belirterek, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a teşekkür etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cezerer’in, “Yapay zeka alanında Türkiye’nin küresel rekabet gücünü artırmak için hangi somut adımları atıyorsunuz? Bu alanda özel sektör, üniversiteler ve kamu kurumlarıyla ne tür iş birlikleri planlıyorsunuz?” sorusuna yanıt verdi. Bu soruya cevaben, şu anda teknolojik alt yapıya sahip olan üniversitelerin bunu geliştirmeye devam ettiğini söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, İstanbul Teknik Üniversitesi’nden bunlardan biri olarak bahsederek, “İstanbul Teknik Üniversitesi böyledir, Ortadoğu da böyledir. Bu üniversitelerimiz yapay zekaya odaklanmıştır. Ayrıca Baykar Üniversitesi de TEKNOFEST’e ilgi duyuyor, ancak farklı bir şekilde. Şimdi Baykar Üniversitesi, Baykar Fen Lisesi adında bir lise bölümü de kurdu. Bu şekilde, bu eğitimi alan gençlerimiz gelecekte üniversiteye gittiklerinde buradan mezun olacaklar. Şimdi yapay zeka alanındaki rekabet bambaşka bir şekilde gelişecek.” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Arnavutluk ziyaretini hatırlatarak, “Belki siz Arnavut dostlarımız da bunu gördünüz. Arnavutluk gösteride ilginç bir şey yaptı. Devlet başkanlarını ve başbakanları yapay zekanın ekranına getirdi. Çok ilginçti ve her devlet başkanı ve başbakan bu yapay zekayı kendi gözleriyle gördü. İnşallah yakın gelecekte yapılacak yarışmalarda böyle bir altyapıyla öne çıktık ve çıkmaya devam edeceğiz. Kendimize inanıyoruz ve size inanıyoruz, bu yüzden inşallah güçlü bir yapay zeka altyapısıyla geleceğe doğru ilerleyeceğiz.” dedi.
Bir öğrenci sordu: “Şu anda yeni bir anayasa üzerinde herhangi bir çalışma var mı? Herhangi bir önlem alınıyor mu?” Cumhurbaşkanı Erdoğan, soruya yanıt olarak yeni anayasanın hazırlanmasının geciktirilmesinin veya hiç yapılmamasının mümkün olmadığını vurguladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Şu anda tüm dostlarımız yeni bir anayasa taslağı üzerinde çalışıyor ve çalışmaya devam edecekler. Çünkü artık 20 yıl önceki anayasayı kullanamıyoruz. Sizlerle birlikte yeni bir anayasa taslağı üzerinde çalışacağız ve yeni anayasadaki kusurları gidererek ülkemize yeni nesil bir anayasa getirmeyi umuyoruz.” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı dolayısıyla gençlerle bir araya gelmenin çok önemli olduğunu belirterek, gençlere üniversite hayatlarının sorunsuz, anne ve babalarına da mutlu bir hayat diledi.
Programda bir genç solo kanun seslendirdi, bir genç ise Âşık Veysel’in “Uzun Dürüst Bir Yoldayım” türküsünü seslendirdi.
Programa, Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak da katıldı.